blue ocean stragey

Blue Ocean Strategy (Mavi Okyanus Stratejisi): Rekabet Etmeyi Bırakın

Rekabet giderek artıyor. Blue Ocean Strategy nedir? Günümüz koşullarında yoğun rekabetin yaşanmadığı çok az alan kaldı. Sürdürülebilir bir başarı için rekabet etmek zorunda olmadığınızı söylesek size? Muhtemelen gerçekçi gelmeyecektir. Çünkü bize hep “rekabet yarışında” rol almak aktarıldı. Peki ya size kendi yolunuzu çizmenizin mümkün olduğunu söyleseydik? Rekabetin yoğun olduğu pazarlarda, hedef kitlelerde boğulmak yerine, kendi yolunuzda ve denizinizde yüzmenizin mümkün olduğu o strateji: Mavi Okyanus Stratejisi.

Blue Ocean Strategy (Mavi Okyanus Stratejisi) ve Red Ocean (Kırmızı Okyanus) Kavramları

Size iki farklı terimden söz edeceğiz mavi okyanus stratejisini anlatırken: Mavi okyanus ve Kırmızı okyanus.

Mavi okyanus keşfedilmemiş alanları tanımlıyor aslında; pazarlar, hedef kitleler, iş yapış şekli. Neresinden almak isterseniz o kısımdan uyarlayabilirsiniz. Yeni bir soluk getirmek gibi. Seninle rekabet edemeyeceği noktaya konumlandırmak markanı. Evet, kolay değil fakat çok kârlı! Rakiplerinle rekabet halindeyken sen, ürün fiyatını düşürmek, maliyetini düşürmek gibi hamlelere başvuruyorsun, ana noktamız farklılaşmak. Sektörünü düşün, yaptığın işi; nasıl bir farklılaşma sağlayabilirsin? Aynı olmak sana artık bir şey kazandırmayacak, çünkü çok fazla var ve zaten yapıldı. Tamamen farklı bir şey yapmaktan söz etmiyoruz, aynı şeyi farklı da yapabilirsin. Bunun mümkün olduğunu söylüyoruz. Pek çok marka bu stratejiyi kullandı, hayatımıza 2005 yılında giriş yapmış olsa da bu kavram, öncesinde olmadığını nasıl iddia edebiliriz ki? Apple ile birlikte CD’lere veda ettik. Doymuş pazarlarda yer alarak, yapılmış olanı yapmaya devam ederek nasıl görünür olacaksın? Düşününce çok daha zor.

Mavi okyanus Stratejisi, keşfedilmemiş alanları tanımlar.

Kırmızı okyanus tam olarak bu kısmı tanımlıyor, doymuş pazarlar, rekabet yoğunluğunu, düşük kârlılığı. Fiyat savaşları, düşük kâr marjları..

Mavi Okyanus Stratejisinin Temel İlkeleri Nedir?

  1. Yeni Değer Önerisi: Değer yenilikçiliği ön plandadır. Tamamen yeni bir oluşum olmasına gerek yoktur, var olanı yeniden şekillendirebilirsin. Burada öncüllemen gereken şey konusunda tavsiyemiz şu olur; çözülmemiş olan hangi soruna çözüm getiriyorsun, sunulmamış olan neyi sunuyorsun?
  2. Hedef Pazarını Yeniden Tanımla: Mevcutun ötesine geçmek. Hedef kitle segmentasyonunda hitap edeceğin grupları yeniden tanımla. Herkes için her şey olamazsın, olmaya çalışma. “Niş’ini bul” cümlesini çok fazla duyuyoruz artık. Bu konuya ayrıca değinmek istiyoruz fakat popülerliğinin ötesinde önemli bir konu bizce.
  3. Rekabet Etmeyi Bırak: Temelde rakiplerle doğrudan savaşmayı bırakmakla ilgili. Bunun yerine benzersiz değer önerisi ile farklılaşmak.

Herkes için her şey olamazsın. Olmaya çalıştığın noktada yalnızca görünmezlik pelerinine sahip olursun.

Mavi Okyanus Stratejisinin Uygulama Adımları Nelerdir?

  1. Mevcut Durum Analizi Yapmak: Bulunduğunuz pazarı ve mevcut rakiplerinizi analiz ederek başlayın. Sizden ricamız “bizim rakibimiz yok” cümlesini bir kenara bırakmanız. Gerçekçi değil. Pazarda zirvede bile olsanız, rakipleriniz var: doğrudan veya dolaylı olarak. Burada indirgenecek durum kanlı savaşları bırakmak. Rekabetin yoğun olduğu alanları burada listeleyin. Var olanı görmeden yeni yollar çizemeyiz.
  2. Müşteri İhtiyaçlarını Belirlemek: Pazarlama, ihtiyaç yaratmaz. Bu konuda bir netleşelim. Ne demek pazarlama ihtiyaç yaratmaz, mevcut ihtiyaçların çözümü için farklı çözümler sunar; susadığımda bunu su veya kola içerek gideriyor olmam alternatiflere gitmemdir. Özünde ihtiyacım yine susamaktır. Bu kadar basite indirgeyebiliriz. Komplike ihtiyaçlar tanımlamamıza da gerek yoktur. Müşteri ihtiyaçlarını belirlemek için çok farklı yöntem olsa da size ilk söyleyeceğimiz şey: içgörülerinizi hafife almayın, direkt olarak iletişime geçen insanların ve sizinle çalışan kişilerin de. Verilere başvurmaktan hiç çekinmeyin, anketler, farklı görüşler ve veriler tabloda size çok şey söyleyecektir. Görmek isteyin yeter ki!
  3. Yenilikçi Fikirler Geliştirmek: Şimdi belirlenen ihtiyaçlar çerçevesinde yenilikçi ürün veya hizmetleri fikir olarak geliştirin, beyin fırtınası ile farklı görüşleri dahil etmeyi ihmal etmemenizin altını yeniden çiziyoruz.
  4. Prototip oluşturun: Yalnızca fiziksel ürünler için değil, hizmetleriniz için de bunu yapabilirsiniz. Tüm pazarda uygulamaya geçmeden önce test edin. Fikirlerinizi test edin ve geri dönüşünü değerlendirin, süreçte iyileştirin. Geri dönüp bakmak ve çemberdeki yolun üzerinden yeniden geçmekten çekinmeyin.
  5. Stratejiyi Uygulama Aşaması: Şimdi denemeleriniz sonucunda artık yaymaya başlayabilirsiniz. Geri bildirimleri almaktan ve süreçte iyileştirmeler yapmaktan çekinmeyin. Tadını çıkarın!

Pazarlama ihtiyaç yaratmaz.

Başarı için İpuçları:

  • Müşteri Odaklılık: Ürün ve hizmetleriniz size ait olduğu kadar onu tüketenlere ait, hatta daha çok onlara ait. Dinlemekten çekinmeyin, her türlü görüşü dikkate almakta fayda var, uygulamak tamamen sizin süzgecinizden geçmeli. Dinlenildiğini bilmek kıymetli, pazarlama özünde sağlıklı, sürdürülebilir ilişkiler yürütmekle ilgili. Bırakın, markanız insanlarla konuşsun.
  • Esnek Olun: Güncel koşulların ardında kalmayın, stratejinize bağlı kalmayın demiyoruz fakat güncellenebilir olduğunu unutmayın.
  • Rekabeti İzleyin: Pazar trendlerinden veya neler olup bittiğinin gerisinde kalmayın. Mavi okyanusa geçmiş olsanız bile rakipleriniz gelip burada sizinle rekabet etmek isteyecekler.
  • Hata yapmaktan ve onları kabul etmekten çekinmeyin. Tabii ki minimize etmek önemli fakat bunları gizlemek yerine kabul etmek, hedef kitleniz için de sizi ayrı bir yere koyacaktır.

Pazarlama temel olarak, sağlıklı ve sürdürülebilir ilişkiler yürütmekle ilgili.

Sonuç olarak, Mavi Okyanus Stratejisi, markanız için rekabetten uzaklaşma ve keşfedilmemiş yeni Pazar alanları fırsatını sunar. Farklılaşmaktan korkmayın! Sürdürülebilirliğin altında konumlandırmanız yatıyor. Tüketicinin zihnindeki konumuz ne?

Rekabet bir gerçek fakat tek gerçek değil. Bizim Q77 Creative olarak mottomuz “kendin ol”. Kendin olarak var olduğunda daha kolay, size burada rakipleri göz ardı etmenizi söylemiyoruz Bu elbette büyük bir yanılgı olacaktır. Fakat birbirinin aynı işleri görmekten siz de yorulmadınız mı? Hem zihnen hem görsel olarak birbirine benzer işlere çok fazla maruz kalıyoruz. Burada göz aşinalığı da önemli fakat yaratım hâlâ mümkün. Dünyada hâlâ yaratılacak çok şey var. Aynı denizde iki kez yıkanılmaz mıydı?

Yalnızca durun, bir an için. Hareket için vaktiniz olacak. Kanlı savaşların içinde yarışmak zorunda değilsiniz. Bize, size söylenenin aksine.

Size dinlemek için bir şarkı, okumak için bir strateji bırakıyoruz, kendi yolunuzu çizmeniz mümkün.

Öneri şarkımız: Thomas Otten – Anthem

Leave A Comment